Damla damla eridiğin gökler şimdi nerde?
Büyük gözlerinde böceğin mırıltıları
Derinin yedikleri seni yumuşacık yapmış
Barut gibi duaların taşıdığı solgun ağızlar çatlamış
Yüklenmiş kemiklerde yorgun bu alevsiz ateş
Vücutlarımız kapkaranlıktı
Bir hayvanın “uzak”lığını vahşetiyle ölçmeye çalışan ahmak gözler bizi geriden izledi
Neyi fethettigine bak
Çamurlara sarıldığımız, bitkilerle patladığımız zaman
Dilden çok öte bir dile geriledik